Reiki Huzur Vadisi: Sevgi Vadisi

Kalbimizin en derinlerinden, yaşamımıza, nefeslerimize akan Reiki Huzur Vadisi…

Her gittiğimizde, o kapıdan içeri her adımımızı attığımızda Kalbimizin içinde bir yolculuğa çıkarız. Bu yolculuk, kuşkusuz çok önceden, hatta doğumumuzla birlikte başlamıştır. İnsanlığın ilk adımları bile bu yolculuğun başlangıcı olabilir… İşte Reiki Huzur Vadisi’nin kapılarından içeriye  girdiğimiz an, ‘Ruhumuz’ yeniden bedenimizden içeri girer ve biz şöyle bir gülümseyerek bu  yolculuğu anımsarız. Bir de şuna şaşarız; her seferinde bu yolculuğun çok daha derin olduğunu hissedişimize…

Kalbi biliyoruz, öğrenmeye çalışıyoruz zannederiz. Bu ışık, yıllar önce tuttuğu elimizden, kocaman bir Kalbin taşıdığı o uçuk pembe, mavi tonlarındaki, altın pırıltılar saçan bulutların olduğu ufka doğru yürütürken bizi, Kuan Yin’in bahsettiği ‘sevgi tünellerinde’ çok dolaşmıştık. Çok ‘yeni yeni’ sevgi koridorları görmüştük.

“İlahi Sevgiyi deneyimleyebileceklerin, mutlaka hayat içerisindeki sevgi tünellerinde dolaşmaları gerekiyor…” demişti Kuan Yin.

Mucize Taş Aragonit’in hissettirdikleri, Dünya’ya açtığı kapıdan giren o Işık bizi hiç bilmediğimiz bir aydınlıkla tanıştırmıştı. Bir mineralin nasıl böylesine bir ışığı taşıdığına hayret etmiştik. Mutfak Penceremdeki Hindistan kitabında Sevgi Ersoy’un bir anne olarak salt bir ‘kalp’le tüm dünyaya yayılışı iliklerimize kadar işlemişti. Her okuyuşumuzda, o mutfakta pişirdiği yemeklerin kokularının içinden geçiyor, sayfaların arasındaki o kristal gözyaşlarını yakalıyor, o kadar nadide olduklarından onları tutamıyor ve bir sonraki okuyuşumuzda yeniden o uçsuz bucaksız, dipsiz okyanusa atıyoruz kendimizi. Sade, sadelikle yaşanmış bir hayatın içinden, derinden parlayan o hazineyi, o parıltıları görerek, kendi Mutfak Penceremdeki Hindistan’ımızı aramaya koyulmuştuk.

‘Hayat böyle de yaşanır, aradığım da bu…’ diyerek Reiki Huzur Vadi’sinin yolunu tutmuştuk her fırsatta. Her sabah uyandığımızda herkesin birbirini o gülümseyen yüzü ile karşılayışı bambaşka bir boyutla tanıştırmıştı oradaki bizleri… Sonra aradan yıllar geçse de, eskimeyen tek şey o gülümseme oldu.

Yılların verdiği samimi çaba bizleri Kuan Yin’e kadar taşıdı.

“Sevgi’nin, zaafların dışına taşarak, sabit ve saf olması gerekmektedir…”

Sevgili Kuan-Yin;
“Benim sınırlarım içine girenler, sürekli olarak kutsanırlar…” diyor…

Ve bizler onun sınırlarına girdik… Reiki Huzur Vadisi, Kuan Yin’in, yani Koşulsuz Sevgi’nin tesirlerinin en çok yaşandığı yerdi. Bunun ötesi yoktu, biliyorduk. Çünkü sonsuzdu. Sonsuzdan sesleniyordu Kuan Yin. Sevgi, her sene daha da gülümsüyordu Vadide. Hayat, sanki yeryüzüne ait en kadim sayfaların arasından küçücük bir çatlaktan sızarak, kocaman bir tebessümle göz kırpıyordu ve Huzur Vadisi olarak yükseliyordu Toros’ların arasından. Kalp ve gülümseyiş, bir örgü şeklinde, ışıktan iplerle bu bedenlerimize uzanıyordu. 8 yıldır gidiyoruk Reiki Huzur Vadisi’ne. Sanki binlerce yıl büyüdük kalplerimizin içinde.

Reiki Huzur Vadisi’nde karşılaştığımız her tebessüm bizi bir bin yıl daha ileriye götürdü. Ne yaparsak yapalım, Sevgi’nin dışına çıkamadık. Ne yaparsak yapalım onun bizi kapsadığını gördük. Gülümsedikçe bilgeleştik, bilgeleştikçe gülmeye başladık bazen. Güldükten sonra sustuk, derinleştik. Derken yeniden gülümsedik. Sanki her an yeni bir bilgi doğuyordu Reiki Huzur Vadisi’nin üzerine. ‘Sevgi tünelleri’ gittikçe çoğaltıyorlardı kendilerini.

Orası birkaç kelimede ifade buluyor hala üzerimizde: Dua etmek dua etmek dua etmek. Bildiğimiz, bilmediğimiz her şey için dua etmek. Yaptığımız tüm duaları tüm her şeyle paylaşmak… Birbirimize her sabah ‘Bugün sizleri dün sevdiğimden daha çok seviyorum’ demek…

Reiki Huzur Vadisi, her sabah, öğle, akşam yeniden dua etmek demek. Sevgi Ersoy’un her duamızı bitiriş cümleleri ile her şeye akmak demek:

Ey Alemlerin içinden; Alemlerin üzerine; Rahmetlerle yağan Rabbim..!
Sana hamdolsun…

Eğer iznin olmasaydı, bütün bunların hiçbirisini yaşayamazdık… Işığın bilinçlerimize, sevgin kalplerimize, şifan bedenlerimize, koruman, bolluk bereketin hayatlarımıza aktı… Bizler merkez olmak üzere, bu şifadan, bu korumadan, bu bolluk bereketten, evlatlarımız, ailelerimiz, bütün sevdiklerimiz, kendilerine yol arayan, ışık arayan herkes yararlansın… Auramızdan şifa isteyen bütün kardeşlerimize bu ışık ulaşsın…

Hastaneler, hapishaneler, savaşlar, açlar, yoksullar, kimsesizler, bağımlılar, engelliler, cehaletin, sevgisizliğin pençesinde kıvranan kim varsa, bu şifayla şifa bulsun… Hayvanlar âlemi, bitkiler âlemi, mineral âlemi, hava, su, toprak, ateş, bu korumayla, bu bolluk bereketle sarılsın… Dünyamız, senin şefkatli ellerinle korunurken, en yüksek enerjileri kendisine çeksin…

İnsan soyu, ışık bedeniyle, ışık hayatıyla, sonsuza dek var olsun…

Reiki Huzur Vadisi: Sevgi Vadisi: Tebessümde, ışıkta, duada olmak ve kalp kalp, kalp sadece Kalbin yaşandığı mekan…

‘Ben artık Sevgi’yi yaşamak, İnsan olduğumu hatırlamak ve bunun onuru ile yaşamak istiyorum’ dediğimiz için, Yeni Çağ’ın sadece Sevgi ile yaşanacağını bildiğimiz için asla kopmadığımız, kopmayacağımız ve sonsuz yolculuğumuzda durmaksızın bizi yürütecek olan toprak:

Reiki Huzur Vadisi…